Page 27 - 81 İl Çalıkuşu Artvin Dergisi: Sayı-2
P. 27
baþladým onlarla hedef dilde Ýngilizce tanýþmaya. Derya haným aklýmda belirdi. Zülal oyunun lideri olacaktý. Kollarýndan
zor olmaz mý demiþti. Sadece Ýngilizce konuþularak öðretimin kaldýrýlýp sayý oyunu oynanacaktý “One two jump forward,one
baþarýlý olabileceðinden endiþeliydi. Herkesin zamana ihtiyacý two jump back'' Gözlerinde ýþýk cümbüþü, keyif ve kahkahasý-
vardý, Derya Haným gibi. yla çiçeklenmiþti oyun. Emir bir daha bir daha…” diyerek,
coþkusuyla dahil oldu sýcacýk dokunuþa. Hatýrlayamadýðým
Sabahtan ancak bu kadar öðrenci oluyormuþ. Kabul etmiyor- sayýsýz tekrar sonrasý serbest etkinliðe yönlendirip, ben de bir
lardý beni ama, giydiðim su yeþili ekose elbise kararsýzlýðýna köþeden onlarýn sihirli dünyalarýný izlemeye karar verdim.
inat kararlýydým. Sevgiliyle ilk buluþma sanki. Heyecandan tüm Doðukan oyuncak uçaðý almýþ semalara gönderme telaþý-
gardýrobu yataðýn üzerine yýðýp, içinden zorlukla seçmiþtim bu nda… Eymen ona neþeyle dahil olmaya çalýþmaktaydý. Yaren
elbiseyi. Ýlk öðrenci Emir'di. Esmer teni ve yüzünün çoðunu bulduðu sarý saçlý bebeðe yatak yapma yoðunluðunda, Emir
kaplayan siyah büyük gözleriyle bakýyordu bana. Utangaç bir ise camdan dýþarý bakýp düþen son sarý yapraklarda annesinin
halde önce sýnýf öðretmenine sonra bana bakýp usulca selam geleceði saati tahmin etme düþüncesindeydi. Ya Zülal? O
verip devam etti çalýþmasýna. Yaþýtlarýna göre çok daha minik nerede acaba diye düþünürken, oturduðum sandalyenin sað
olsa da gül goncasýna dönüþtürdüðü gülümsemesiyle Yaren'di tarafýndaki mavi þiþme koltuða oturmuþ, yaþýna göre büyük
þimdi elimi sýmsýký tutup selam veren. Ýki sayýsý ile husumetli olan, kalýn camlý gözlüklerinin arkasýndan gözlerinin ýþýltýsýný
gibi, sayýnýn üstüne çizikler atan Doðukan'a gelmiþti sýra. hissettirerek, o sevimli gülüþüyle bana bakýyordu. Onu yaka-
Kollarýný birleþtirip, tokalaþmamayý tercih etti o da. Olsun, ladýðýmý fark ettiðinde, yanýma daha da sokuldu. Sesini kimse-
kýrýlmadým ki. Sýnýfa girdiðimden bu yana minik gözlerini ler duysun istemiyordu belli ki. Küçük beyaz elini elimin üzeri-
sarmýþ beþ numara gözlüðüyle Zülal'in yanýna gelmiþtim þimdi ne koyup fýsýldadý:
de. Kahvaltýdan firar etmiþ, ekmek kýrýðý da peþindeydi. Sol “Sana Türkçe öðretmemi ister misin?”
dudak kývrýmýný rezerve etmiþti bile. Gözlüklerine güvenmeyip
baþýný eðdi beni görebilmek için, selamlaþtý içtenlikle. Ekin
sarýsý kývýr kývýr saçlarý, deniz mavisi gözleriyle Eymen kalmýþtý
sona. Gururla çizdiði iki sayýsýný gösterdi. Nasýl da mutluydu. Selvi VURAL
Öðrendiklerini pekiþtirmek adýna sayý oyununa karar verdim. O
an hepsini peþimden gelmeye yönlendirdim. Selin haným da Hopa Nuri Vatan Anadolu Lisesi
yardýmcý olduðu için iþim kolaylaþýyordu. Bacaklarý diz kapak-
larýndan birbirine kenetlenmiþ, sað ayaðýný sürüklemek zorun-
da olan Zülal'i fark ettim o an. Selin haným usulca kulaðýma
fýsýldadý, yürümekte zorlandýðýný engelli olduðunu. Doðum
esnasý yaþanýlan kordon sýkýntýsý sonrasý olan olmuþtu. Sýnýfý,
öðrencileri tanýmadan seçtiðim oyuna bin piþman olmuþtum.
Bunu telafi etmem gerekiyor diye düþünürken çözüm aniden
