Page 152 - e-Kongre Bildiriler Kitabı
P. 152

çocuk ihmal ve istismarına dikkat çekilmiştir.

                      Proje  süresinde  öğretmenlere  ve  velilere  oturumlar  şeklinde  interaktif  eğitimler  verilmiştir.
               Öğrenciler 8-10 kişilik gruplara ayrılarak 5 haftadan oluşan masallar ve hikayelerle mahremiyet atölyesi
               çalışması yürütülmüştür. “Bedenim Bana Aittir”, “Sır Versem Saklar Mısın?”, “Kiko ve El”, “Kırmızı
               Çizgi”, “Hüso ve Mahremiyet Eğitimi” kitapları oturumlarda incelenerek drama, resim gibi çalışmalarla
               atölye süreci yürütülmüştür. Proje bitiminde velilere sontest uygulaması yapılmıştır.


                      Velilerin çocuk ihmal ve istismarı konusunda bilgi düzeylerinin arttığı, tutumlarında ise olumlu
               değişimler  olduğu  görülmüştür.  Velilerden  alınan  dönütler  ve  öğretmen  gözlemleri  öğrencilerin
               eğlenerek öğrendiklerini göstermiştir. Çalışmanın etkililiği projenin okul geneline yaygınlaştırmasına
               fırsat oluşturmuş ve proje 1.,2.,3. ve 4. Sınıf öğrenci ve velilerine yönelik de planlanmıştır.

                      Pandemi  döneminde  evlerinde  güvende  olmayan  çocuklar  göz  önünde  bulundurulduğunda
               çalışmanın  yaygınlaştırılması  faaliyetlerinin  online  platformda  yürütülmesinin  faydası  olacağı
               düşünülmüştür. Özellikle aile içi iletişim, kişisel sınırlar, ötekinin sınırlarına saygı, çocuk hakları ve
               çocuğa saygı konuları üzerinde durulması gerektiği söylenebilir.

                      Yürütülen çalışma göstermektedir ki; çocukların ve ebeveynlerin daha çok bilinçlendirilmesine
               ve bu bilinçlendirme çalışmalarının en erken yaştan itibaren yapılmasına ihtiyaç vardır. Çocuk ihmal ve
               istismarını önlemede en etkili yolun eğitim olduğu bilinmektedir.

               Sonuç ve Öneriler

                      Çocuk  istismarı  ve  ihmali  dünyada  milyonlarca  çocuğu  ve  ailelerini  etkileyen  önemli  bir
               sorundur. Çocuklar üzerinde bilişsel, duygusal, fiziksel ve sosyal etkileri söz konusudur ve çocukların
               yaşamlarında onarılması güç sonuçlara yol açabilmektedir. Bu yüzdendir ki çocuk ihmal ve istismarını
               önlemeye yönelik eğitim faaliyetlerine ve çalışmalara ağırlık verilmesi son derece önemlidir.


                      İstismarın önüne geçilebilmesi için öncelikle ebeveynlerin ve öğretmenlerin çocuk hakları ve
               istismar konusunda bilinçlendirilmesi gerekmektedir. Cinsel istismar, tüm istismar türleri arasında en
               çok yok sayılan, görmezden gelinen, inkâr edilen istismar türüdür ve çocukların her  yaşta istismara
               uğrayabilme ihtimalleri vardır.

                      Bu  yüzden  çocuklara  kendi  bedenlerini  korumanın  önemi,  kişisel  sınırlar,  hayır  diyebilme
               becerisi  gibi  istismarı önlemeye  yönelik  beceri  ve  kazanımların  çok erken  dönemde  yaş  ve  gelişim
               düzeylerine uygun olarak anlatılması mühimdir.

                      İstismar gibi mühim bir konunun çocuklarda korku ve kaygı yaratmayacak şekilde mahremiyet
               eğitimi boyutunda verilmesi; hikayeler ve eğlenceli etkinliklerden yararlanılarak öğretimin sağlanması
               da son derece önemlidir.

                      Bu amaçla okullarda özellikle anaokulu ve ilkokul düzeyinde mahremiyet eğitimi gibi konuları
               içeren  modüler  bir  programın  hazırlanması  önerilebilir.  Programın  eş  zamanlı  tüm  okullarda
               uygulanmasının  toplumsal  bilinç  düzeyini  artıracağı  ve  istismar  vakalarındaki  artışı    engelleyeceği
               düşünülmektedir.






                                                              152
   147   148   149   150   151   152   153   154   155   156   157