Page 657 - e-Kongre Bildiriler Kitabı-II
P. 657

Eğitimde Yeni Normlar-II                                  Uluslararası Covid-19 Kongresi




                 Tablo 5’ te   ‘Pandemiyle beraber son dönemlerde gıda reklamlarında artış olduğunu düşünürüm.’
            sorusuna en düşük cevaplar (0-1000: 0,0%) ‘Kesinlikle Katılmıyorum, Kararsızım, Katılıyorum’(1000-2000:
            9,1%) ‘Kesinlikle Katılmıyorum, Katılıyorum’(2000-3000, 3000-5000, 10000+: 0,0%, 5000-10000:
            1,5%)’Kesinlikle Katılmıyorum’ olup en yüksek cevaplar (0-1000: 66,7%, 1000-2000: 36,4%, 2000-
            3000:42,2%, 10000+:32,1%) olmuştur. ‘Alışverişte her zaman en çok reklamını beğendiğim gıda ürünü
            alırım.’ adlı soruya en düşük cevaplar (0–1000: 0,0%) ‘Kararsızım’(1000–2000: 0,0%) ‘Kesinlikle Katıl-
            mıyorum’(2000–3000, 10000+: 0,0%, 3000–5000: 2,0%, 5000–10000:5,9%) ‘ Kesinlikle Katılıyorum’
            olduğu görülmekle beraber en yüksek cevapların (0–1000: 33,3%) ‘Katılmıyorum, Katılıyorum’(1000–2000:
            36,4%) ‘Katılmıyorum, Kararsızım’(2000–3000: 37,8%) ‘Katılmıyorum’ (3000–5000: 42,0%) ‘Katılıyo-
            rum’(5000–10000:36,8%, 10000+:35,7%) ‘Katılmıyorum’ olmuştur


                 4-Tartışma Ve Sonuç


                 Bu bölümde bulgular bölümünden hareketle oluşturulan tartışma ve sonuç yer almaktadır. Dağılımlar
            ve verilen yanıtlar değerlendirildiğinde mantıklı sonuçlara ulaşılmıştır.
                 Tablo 2 ve Tablo 3 yorumlanacak olursa Tablo 2 ’de erkek ve kızların genelde benzer cevap verdiği gö-
            rülmektedir. Buradan genel olarak tüm cinsiyet gruplarının gıda reklamlarından hoşlanmadığı ve ailelerinin
            çocuklarının gıda problemleri (obezite, yetersiz beslenme v.b) yaşayacağını düşünmedikleri gözlemlenebilir.
            Tablo 3’ te ise yaş arttıkça düşen ama genel olarak yüksek seviyelerde olan bir istek vardır. Bu durum
            ‘‘reklam sonrası istek’’ olarak açıklanabilir. Aynı şekilde genel olarak tüm gruplarda reklamlara karşı iyi
            olmayan bir yaklaşım vardır. Ayrıca bu yaklaşım yaş büyüdükçe daha da artmaktadır. Sonuç olarak Tablo
            2 ve Tablo 3’ ün sağladığı verilerin benzer olduğu görülmüştür.
                 Tablo 4’ te ise yine bilgi durumuna göre reklama karşı iyi olmayan bir yaklaşım vardır. Tabloya detaylı
            bakıldığında yukarıdaki bilgileri doğrulayacak bir veri vardır. Zayıfım Var ve Sınıfımı Geçerim Ama Başarı
            Belgesi Almam grubunda olan kişiler reklamlara karşı biraz daha olumlu yaklaşırken diğer gruplar (Onur
            Belgesi, Teşekkür Belgesi, Takdir Belgesi) daha olumsuz cevap vermişlerdir. Buradan reklam algısının bireye
            ve az bir oranla da olsa başarı durumuna göre değişebildiği yargısına varılabilir.
                 Tablo 5’ te de pandemide gıda reklamı artışının çok olduğu düşünüldüğü ve diğer tablolarda görüldüğü
            gibi reklamlara karşı genelde “kötü” olduğu düşünülen bir yaklaşım gözlemlenmektedir. Ayrıca Tablo 5’
            te ailelerin gıda fiyatlarından şikâyetçi olduğu da görülmüştür. Buradan reklamların aile içi de tartışıldığı
            anlaşılmaktadır.
                 Obezitenin insanları özellikle çocukları etkilemesi gelecekte tehlike yaratabilecektir. Reklamların obe-
            ziteyi etkilemede önemli bir yeri olduğu da düşünüldüğünde ve de anlaşıldığında reklamların daha sağlıklı
            üretilmesi beklenmektedir. Aynı zamanda aile içinde de ebeveynlere önemli görevler düşmekte, çocukların
            sağlığını düşünerek hareket etmelilerdir.
                 Çakır (2012), obezite ve “fast-food” kültürünün televizyon reklamcılığı ile daha çok arttığının uzmanlar
            tarafından görüldüğünü belirtmiştir. Televizyon reklamcılığının çocukları daha çok yemek sektörü bağla-
            mında etkilemek için gelişme göstermesi de  bu durumu açıklamaktadır.
                 Aynı şeklide Özdemir (2020) de sektörde gıda reklamlarının giderek arttığını ve daha genç kitleye
            hitap etmeye başladığını gözlemlemiştir. Karaçor, Tuncer ve Bulduklu (2018) ‘nun çalışmasına göre ise ço-
            cuklar sağlıklı reklamlardan çok sağlıksız reklamları hatırlaması gıda reklamlarının da artışını ve obeziteyi
            tetiklediğini ortaya koymaktadırlar. Benzer bir sonuçla da Çelebi (2014) televizyon reklamlarının obezite
            gelişiminde risk taşıya bileceğini belirtmiştir.
                 Sonuç olarak, tüm tablolarda görüldüğü üzere reklama karşı ailelerin de çocukların da iyi olmayan
            bir yaklaşımları olduğu, ayrıca çocuklarda bu yaklaşımın en az cinsiyet, okul seviyesi ve para durumunu;
            en çok da başarı durumunu etkilediği gözlemlenmiştir.




            - Bildiri Metni -                                657                   Eğitimde Yeni Normlar-II
   652   653   654   655   656   657   658   659   660   661   662