Page 233 - e-Kongre Bildiriler Kitabı

davranışın oluşunu azaltmak, var olan sorunun etkisini azaltmaya yönelik çalışmalardır. Bireylerin
duygusal ve fiziksel olarak iyi oluşlarını arttıracak davranışları, tutumları, bilgileri güçlendirmek,
fiziksel ve duygusal iyi oluşu artıracak kurumsal toplumsal ve ilgili kişiler tarafından hazırlanan
politikaları desteklemek. Önleme çalışmaları bu süreçte etkin bir şekilde okul psikolojik
danışmanlarımız tarafından yürütülmesi gerekiyor.

Hem temel önleme olabilir hem ikincil üçüncül önleme kapsamında da olup değerlendirilebilir.
Önleme çalışmalarının en önemli özelliği yönetsel destektir. Yönetsel desteği de zaten şu anda bizim
psikolojik danışmanlarımız okullarda çalışan rehber öğretmenlerimizin bulduğunu hatta bu çalışmalarda
desteklendiklerini gözlemliyoruz. Onun için yönetsel destek önemlidir. Bu süreçte önleme
çalışmalarında psikolojik danışmanların görevleri nelerdir diye baktığımızda her türlü sağlığın
artırılması, sosyal ve duygusal yeterliliklerin kazandırılması ve artırılması, çocuklarda ve gençlerde
olumlu gelişimin sağlanması, iyilik halinin artırılması, özneliğin oluşunun artırılması, psikolojik sağlığın
ve dayanıklılığın artırılması. Çünkü psikolojik sağlık ve dayanıklılık çok önemlidir.

Çocuklar ve gençlerin stresle başa çıkma becerilerinin, problem çözme, karar verme, iletişim
becerileri geliştirerek ve bu dönemde başlayarak yani ilkokulla başlayarak bu becerilerin geliştirilmesi
içinde en önemli kademe ilköğretimin ilk kademesidir.

Bireyler hangi yönlerden geliştirmemiz gerekir diye baktığımız da iletişim becerilerini öğretmek,
psiko eğitim programlarını düzenlemek, psiko eğitim verme konusunda belki gurup çalışmaları etkin bir
şekilde sıralanabilir.

Çünkü baktığımızda bu sürecin sonunda eğitsel rehberlik ve kişisel rehberlik konusunda ciddi
çalışmalar yapılması gerektiği de ortaya çıkıyor. Ders çalışmaya ilişkin motivasyon kaybı, okula tekrar
uyum ya da kişisel rehberlik anlamında uyum süreçleri, iletişim becerisi, sosyal beceri eksikliği, çocuğun
kendisini izole etmesi, aile için yaşanan çatışmalar bunlardan bazılarıdır.

Bu noktada da etkin adımlar atmak gerekiyor. Stresle başa çıkma, atılganlık eğitimi, sosyal
problem çözme, yaşam becerilerini geliştirme gibi konular vardır. Okul aslında bunları da öğretmelidir
bu pandemi dönemi bize bunu da gösterdi. Çocuklara sadece akademik olarak bir şeyler vermek, bilişsel
eğitime odaklanmak yerine duyusal özelliklerinin de kazandırılması gerektiğini ve çocuğun bu önleme
çalışmalarıyla her türlü krize, travmaya da hazırlaması gerektiğini ortaya koydu bu süreç.

Çocuklar bilişsel eğitim bir şekilde kazanabilir ama bu duyusal özellikleri bu ilk çocukluk
yaşantılarında kazanmadığında ileriki süreçte kazanması biraz daha güç olabilmektedir. Akran
desteğinden de belki yararlanmak gerekebilir. Çocukların yeterlilik, yetkinlik alanlarını da geliştirmek
gerekiyor. Yönetsel desteğin yanında anne baba desteğinin de önemli olduğunu söyleyebiliriz.

Çünkü aile ortamı çocukların ilk sosyalleşme ortamı olarak karşımıza çıkmaktadır. Diğer taraftan
anne babanın önleme programlarında verilen mesajları evde çocuklarına vermeye devam edebilmeleri
ve bunun pekiştirilmesi açısından da önemlidir.

Kısacası biz okulda bir eğitim veriyorsak bunun benzer tutumlarını evde ebeveynin de
sergileyebilmesi gerekir. Yani okulda öğretmenin demokratik davranması çocuk için yetmeyebilir.
Ailede de çocuklara karşı ebeveynlerin demokratik olması gerekir.

İçten denetimli bireyler yetiştirmeliyiz. Dıştan denetimli çocuk bütün bu mesajları bir ebeveyn
varken, bir otorite figürü varken yerine getirir bu figürler ortadan kalktığında yerine getirmez.

233