Page 366 - e-Kongre Bildiriler Kitabı-II
P. 366

Eğitimde Yeni Normlar-II                                                                                              Uluslararası Covid-19 Kongresi




             1.GİRİŞ


             Bir şeyin niteliğini kavramaya yardımcı olan soyut ölçü değer olarak tanımlanmaktadır. (Çelik, 2014;
        TDK, 2014; Ulusoy, 2007). Diğer bir deyişle değerler, bireylere davranışlarının önemini anlamlarında, yapa-
        cakları tercihlerde onlara yol gösteren veya bireylerin nasıl yaşaması gerektiğini belirten soyut ölçülerdir
        (Akbaş, 2008). Toplumda bireylerin birlikte bir düzen içerisinde yaşamalarında değerlerin etkisi büyüktür.
             Bireylerin ahlak kuralları çerçevesinde hareket etmeleri, irade yönetimlerini doğru bir şekilde yapma-
        ları ve tercihlerinin niteliğini sorgulamalarında değerler rol oynamaktadır. Her bireyin bu değerlere sahip
        olması gerektiği bilindiğinden özellikle son yıllarda rağbet gören konular arasındadır. Günümüzde birçok
        değer yer almaktadır. Değerlerin tek bir sınıflandırma çeşidi olmamakla beraber, değerler farklı faaliyet
        alanlarına göre gruplandırılabilir. Örneğin ihtiyaç türüne göre maddi ve manevi değerler iki farklı grup
        olarak sınıflandırılmıştır.  Bununla beraber değerler işlev ve faaliyet alanına göre farklı gruplara ayrılmıştır.
             Toplum içerisinde süregelen huzur ve bütünlük algısı değerler sayesinde korunabilmeli ve bu değerler
        de gelecek nesillere aktarılarak devam etmelidir (Dam, 2020). Değerlerin bireylere küçük yaşta kazandı-
        rılması için ilkokul ve ortaokul dönemi eğitim programlarında değerler eğitimi konusunun detaylı olarak
        ele alındığı görülmektedir (Kıral, Başdağ, 2017).
             Değerler eğitimi aracılığıyla çocuk veya yetişkin bireylere değerler benimsetilip bu değerlerin bireylerin
        davranışlarında da uygulamalı olarak sürdürülmesi sağlanır. Değerler eğitimi çerçevesinde bireylerin belli
        değer kavramlarını hem toplum düzenini sağlamak hem de olumlu davranışlarda bulunması açısından
        benimsemeleri gerekir.
             Belli başlı değerlere örnek olarak sevgi, saygı, eşitlik, merhamet, yardımseverlik, hoşgörü, doğruluk
        ve dürüstlük, sorumluluk, paylaşma tasarruf, adalet vb. birçok değer söylenebilir (Yalnız ve Yıkmaz, 2018).
             Bu kavramlardan birisi olan “dürüstlük” de toplumdaki bireylerin yaşayışı açısından önem teşkil et-
        mektedir. “Doğru, yanlışsız” anlamına gelen bu değer köken olarak Farsça “durust” kelimesinden meydana
        gelmiş ve Türkçede “dürüstlük” biçiminde kullanılmaktadır (Tietze, 2002). Bireyler arasındaki iletişimin en
        önemli temellerinden birisi bireylerin birbirlerine duymuş olduğu güvendir.
             Bireyler arasındaki güven bağlarının sarsılmaması da bireylerin birbirlerine karşı dürüst ve doğru ol-
        masından geçer. Birbirlerine karşı doğru ve dürüst olmayan ve birbirlerinin söylemlerinin özünü yeterince
        anlamayan bireylerin iletişimlerinin zayıf ve sağlıksız olduğu düşünülmektedir (Yalnız ve Yıkmaz, 2018).
        Bu sebeplerden dolayı doğruluk ve dürüstlük değerinin bireyler arasındaki etkileşim ve iletişim için önemli
        olduğu söylenebilir. Literatürde “dürüstlük” değeri ile ilgili çalışma yer almaktadır.
              Bu çalışmalardan örnek olarak Uzunöz, Aktepe ve Köybaşı (2018)’in ortaokul 7.sınıf  öğrencilerinin
        dürüstlük değerine yönelik yaklaşımını belirlemek amacıyla değer analizi yöntemiyle hazırlamış oldukları
        çalışma gösterilebilir. Çalışmada öğrencilere belirli olaylar verilip öğrencilerin bu olaylarla ilgili görüşlerini
        belirlemek amaçlanmıştır. Çalışma sonucunda ise öğrencilerin  birçoğu karşılaştıkları böyle olaylarda dürüst
        davranacaklarını belirtmişlerdir. Ayrıca çalışmada değer analizi yaklaşımının bireylere değer kazandırılması
        konusundaki etkisine dikkat çekilmiştir.
             Kişilerin sahip olması gereken değerlerden bir tanesi de merhamettir. Merhamet insanları ilgilendirdiği
        kadar diğer canlıları da ilgilendirmektedir. Merhamet Türkçeye Arapça dilinden geçen bir sözcüktür. Mer-
        hamet kelimesinin köküne inildiğinde acıma, şefkat gösterme, yumuşak huylu olma anlamları ile birlikte
        affetme, iyilik etme, bağışlama anlamlarını da vermektedir (Bayırlı, 2020).  Literatürde bazı çalışmalarda
        (Strauss, Taylor, Gu, Kuyken, Baer, Jones ve Cavanagh, 2016) duygu olarak kabul edilirken bazı çalışmalarda
        (Lewin, 1996) değer olarak kabul edilmiştir.
              Merhametin temelinde dikkate alma ve saygı duyma vardır. Anlaşıldığı üzere merhamet acımanın
        ötesinde çok geniş anlamlara sahiptir. Anonim bir söz merhamet için “Acımak değil acıtmamaktır.” der.
        Acıma, merhamete duygu katılırsa iyiliğe vesile olur. Shakespeare bir sözünde “Merhamet, tatlı bir yağmur
        gibi gökten düşer; verene de alana da fayda sağlar.” der. Bu sözden merhametin huzur verici, rahatlatıcı

               artvincovidcongress.org                   366                                      - Bildiri Metni -
   361   362   363   364   365   366   367   368   369   370   371