Page 73 - e-Kongre Bildiriler Kitabı
P. 73
olmaz. İlçeler bazı imkanlar açısından daha kısıtlı. Öğrencinin kendi odası yok, kardeşleriyle beraber,
ailesiyle. Öyle olunca kamera açmadılar. Kamera açmadıkları zaman da dikkat dağıldı mı dağılmadı
mı anlayamadım.” Gamze öğretmen, öğretimde yaşanan sorunlarla ilgili olarak yeni bir konunun
anlatımında zorluk yaşayacağını düşündüğünü de ifade etmiştir. Kendisi sadece son sınıf öğrencileriyle
ders yaptığı için sınava hazırlık olarak sadece soru çözüm etkinlikleri yaptığını, hiç konu anlatmadığını
ve bunu nasıl yapacağını bilmediğini belirtmiştir. Görev yaptığı okuldaki öğrencilerin genellikle
akademik başarıları düşük olduğu için yüz yüze derslerde de zorlandıklarını, uzaktan eğitimin –ona göre-
kısıtlı imkanlarıyla bunun daha da zorlaşacağını düşünmektedir. Konu anlatımının ne açıdan zor
olacağını düşündüğü sorulduğunda ise şu ifadeleri kullanmıştır: “Ben mesela matematiğin yazmadan
anlaşılacağını düşünmüyorum. Ben eğer yazıyorsam öğrenci de yazacak. Bilgi sadece gözünde
kalmayacak. Uzaktan eğitim olduğu zaman öğrenci yazıyor mu yazmıyor mu kontrol edemiyoruz. Şimdi
kamera açık olmuyor. Kamera açık olunca öğrencinin yüzünü görüyoruz, elini görmüyoruz. Kafayı
gösteriyor genelde el hareketlerini görmüyoruz. Öğrencinin yazıp yazmadığını kontrol edemiyoruz.
Yazmadan bence kalıcı olmuyor. Yine az önce de dediğim gibi yüz hatlarını göremediğimiz için o
bakışları kayıyor bazen öğrencinin sınıf ortamında biz bunu fark edebiliyoruz, dikkatinin dağıldığını.
Ama canlı ders o imkanı çok vermiyor. Çünkü kamera her zaman açık olmayabiliyor.” Gamze öğretmene
göre öğrenci yüz yüze eğitimde hem işitiyor, hem görüyor ve hem de yazıyor; ancak uzaktan eğitimde
bunların hepsi birlikte yapılamıyor veya yapıldığı kontrol edilemiyor. Uzaktan eğitimde öğrencinin
sadece işitme duyusunu kullandığını ifade etmiştir. İşlem adımlarının tamamını yazamadığı için
öğrencilerin tam olarak derste görme duyularını da kullanamadıklarını düşünmektedir.
Öğrenci, öğretmen ve öğretimle ilgili sorunlar dışında üç sorundan daha bahsetmiştir Gamze
öğretmen. Bunlardan ilki sistemle ilgili sorunlardır. EBA üzerinden canlı derslere yeni başlandığında
sistemde çok fazla yoğunluk yaşandığını, hem kendilerinin hem de öğrencilerin zor girdiklerini, sistemin
katılımcıları attığını ve ilk derslere gecikmeli başladıklarını ifade etmiştir. İkinci sorun ise öğrencilerin
ders sırasında mikrofonlarını ve kameralarını açık tutmamalarıdır. Bu nedenle de öğrenciler dersi çok
bölmemekte, sormak istedikleri şeyleri sormayı tercih etmemekte ve düşüncelerini açıklamamaktadırlar.
Öğrencilerin neden mikrofonlarını kapalı tuttukları sorulduğunda Gamze öğretmen şu şekilde cevap
vermiştir: “Bir çoğunun çalışma ortamı yok. Gidebileceği bir oda yok. Ya kardeşi var yanında ya da
televizyon açık ya da ne biliyim… Mikrofonu açtıklarında genelde çocuk sesi geliyordu. O seslerin
gelmesini istemediklerinden muhtemelen. Anne baba geliyor mesela.” Diğer sorun ise uzaktan eğitim
sürecinde eğitime yeterince zaman ayrılamaması. “Mesela kendimi düşünüyorum okulda olsaydım daha
çok şeye zaman ayırabilirdim. Ama evde olunca sorumluluklar değişiyor. Yani daha az zaman
ayırabiliyorum… Öğrenciler için de aynı şey geçerli, onların da aynı sıkıntıları var. Günde 3 saat derleri
oluyor. Yine içinden gelen öğrenci çalışıyor. Diğerleri hiçbir şekilde çalışmıyor.” Görüldüğü gibi
Gamze öğretmen, okulun düzenli ve planlı çalışmayı, çalışmak için zorunlu bir zaman dilimi oluşturmayı
sağladığını düşünmektedir.
Gamze öğretmene öğrencilerin bu süreçle ilgili düşünceleri sorulduğunda başta canlı dersle
hevesli başladıklarını belirtmiştir. Daha sonra katılımın çok azaldığını “Şöyle söyleyeyim benim sınıfın
normalde 16 kişilikti. Biz 8-9 kişiyle ilk dersimizi yaptık, sınıfın tamamı katılamadı. EBA ile en son 1
öğrenciyle yaptım.” şeklinde ifade etmiştir. Gamze öğretmen öğrencilerin başlarda okulu ve
arkadaşlarını özledikleri için derslere katılmaya daha istekli olduklarını, ancak sonraki derslere teknik
imkansızlıklar veya derslerin beklentilerini karşılamaması gibi nedenlerle katılamamış olabileceklerini
tahmin etmektedir. Ona göre imkansızlıklar nedeniyle katılamamış olmaları zayıf bir ihtimaldir. Çünkü
ilk derse katılabilenlerin devamına da katılabileceklerini düşünmektedir. Derslere devam eden az sayıda
73