Page 289 - e-Kongre Bildiriler Kitabı-II

Eğitimde Yeni Normlar-II Uluslararası Covid-19 Kongresi

siyeli küresel bir salgın yaratan bu büyük genetik değişimi ifade etmektedir. 2019 yılı itibariyle ise yeni bir
influenza coronavirüsü olarak ortaya çıkan Covıd 19, tüm dünyada hızla yayılarak küresel bir tehdit olarak
karşımıza çıkmıştır. Bilim insanları ise tahribatın giderek artmasından endişe etmekte ve aşı geliştirmek
için yoğun bir şekilde çalışmaktadır.
İnfluenza pandemisinin, çok sayıda insanda aniden hastalığa neden olma potansiyeline sahip olması
ve bunun da ülke çapında sağlık sistemini olumsuz şekilde etkilemesi, salgının birçok acil durumdan farklı
olarak, haftalarca sürebilmesi diğer ciddi ve acil hastalıklardan farklılaşan yanları olarak karşımıza çık-
maktadır(Öztürk vd., 2020, s. 204-220).
Çocuklarla ilgili yapılan araştırmalarda yayınlanan ilk verilere göre bu pandemi de çocuklar Çin’de
%2,2, İtalya’da %1.2, Amerika Birleşik Devletleri’nde %1.7 oranında daha az oranda etkilendiği ortaya kon-
muştur(Yanartaş, 2020 s.1-9).
Sonuç olarak covid 19 salgın hastalığından korunmak için hijyen kurallarına uyma, maske takma
en az 20 saniye el yıkama ,kapalı alanları havalandırma,zorunlu olmadıkça kalabalık ortamlardan uzak
durma gibi tedbirlerin bulaş riskini azalttığı görülmüştür.Öte yandan covid 19 hastalığının ilk zamanlarda
yetişkinler de ölümlere neden olduğu görülürken daha sonraları çocuklarda da ölümlere neden olmuştur.
Bu pandeminin bütün dünya halklarını ve insanları etkilemesi ise küreselleşmeyle en üst düzeye çıkmıştır.
Her ne kadar aşılama çalışmalarında 3.doz aşılama çalışmalarına başlanmış olsa da 3-17 yaş çocuklar
için Sinovac firması tarafından geliştirilen coranavirüs aşısından başka onay alan aşı çalışması olmamıştır.
Sonuçta pandemiyi doğuran da bu şartlardır.

Pandemi Sürecinde Dünya ve Türkiye’deki Gelişmeler
Grip salgınların en sık görülenidir. Batı Avrupa’da 1918-1919 salgını, virüsün hastalık yapma gücü ve
zamanın kötü şartları yüzünden ağır geçmiştir;1949 salgınında da komplikasyonlara karşı antibiyotik kul-
lanılmasına rağmen İtalya ve İngiltere’de ağır şekilde görülmüştür.
İkinci Dünya savaşı sonunda İtalya ve Almanya’da baş gösteren bir tifüs salgını, bitlere karşı D.D.T ile
yapılan savaş sayesinde daha başlangıçta önlenebilmiştir. Son büyük veba salgını ise 1930’da Cezayir’de
görülmüştür (Kılıçlıoğlu ve diğerleri, 1992, s.240-241). Bulaşıcı nitelikte olmayan hastalık salgınlarının yanı
sıra, tarihte veba, kolera, ebola, çiçek, sifiliz, sıtma, tüberküloz, grip ve AIDS gibi farklı ve pek çok bulaşıcı
hastalığın pandemilere yol açtığı görülmektedir.
Tarihsel süreçte büyük can kayıplarına neden olan salgınlara benzer biçimde Dünya Sağlık Örgütü, 11
Mart 2019 tarihinde, yeni bir tip coronavirüs olarak tanımlanan Covid19 virüsüne bağlı hastalığın küresel
bir pandemiye dönüştüğünü ilan etmiştir. Dünyada yeni tip corona virüse (Covid19) ilişkin durumu güncel
olarak açıklayan “Worldometer” internet sitesinin 08Haziran 2021 tarihli haberine göre; mevcut durumda
hastalığa yakalandığı tespit edilen yaklaşık 174.383.842kişi3.752.283kişi can kaybı ve 157.652.276 da
iyileşen hasta bulunmaktadır (Worldometer, 2021).
Aralık 2019’da Çin’in Hubei eyaleti Wuhan kentinde çıkan yeni COVID-19 salgını epidemi şeklinde başla-
yarak, kısa zaman içinde pandemiye dönüşmüştür. Bu hastalık etkeni, bulaştırıcı özelliğinin yüksek olması,
olumsuz klinik prognozu ile 65 yaş ve üzeri başta olmak üzere, hemen her yaş grubunda öldürücü etkisi
sebebiyle 21. yüzyılın en önemli sağlık sorunu haline gelmiştir(Üstün ve Özçitfci, 2020). İlerleyen zaman-
larda Avrupa, Kuzey Amerika ve Asya Pasifik’te yer alan çeşitli ülkelerde yaşanan virüs vakaları rapor
edilmeye başlanmıştır.
11 Mart 2020 tarihine gelindiğinde Dünya Sağlık Örgütü tarafından küresel salgın (pandemi) ilan
edilmiştir. 13 Mart 2020’de Avrupa’nın artık koronavirüs krizinin merkez üssü haline geldiği bildirilmiş-
tir(KFA, 2020, s.10). Yeni coronavirüs(mikroskop altındaki görüntüsünden dolayı Latince kraliyet tacı adı
verilmiştir) hastalığı pandemisi ile tüm dünyadaki insanlar, dikkatli el yıkamaktan sosyal mesafeye kadar
kişisel hijyen uygulamalarının daha fazla farkına varmaya başlamıştır.
Dünyanın tüm ülkelerinde, okul, işyerleri ve halka açık yerlerde zorunlu önlemler alınmış ve yasaklar

- Bildiri Metni - 289 Eğitimde Yeni Normlar-II